20 Kasım 2010 Cumartesi

The American (2010)

Not: Carla'yı oynayan Violante Placido'ya bayıldım. Herkes bunu bilsin.

Bugün, hiç de ümit beslemediğim bir filmi memnuniyet ile kapadım. Her ne kadar "Neden 'Very Private Gentleman' adlı romandan uyarlanmış bir filme 'The American' şeklinde bir isim verilir ki?" sorusunu sorduruyor da olsa çok başarılı bir yapımdı. Machete adlı film ile birlikte çıkması ve O'nu sollaması beni ilk başta şaşırtsa da, şu an filmi izlemem ve uyarlanmış olduğu roman hakkında birazcık araştırma yapmam, bu şaşkınlığımı almaya yetti.

Son görevini İtalya'nın minik bir kasabasında saklanırken yapan ve fahişenin birine oral seks yapabilecek kadar tutku dolu bir tetikcinin hikayesi olan filmi, Hollandalı yönetmen Anton Corbijn yönetmiş ve bu da filme müthiş bir Avrupa Sineması havası katmış ki bu durum başroldeki George Clooney de filmin iki yapımcısından biri olmasına rağmen böyle.

Sırf kendi aldığım hazzı, sizlerin de hissedebilmesi adına ayrıntısını vermeyeceğim giriş sahnesi, aslında film boyunca izleyeceğimiz karakteri özetlemişti bile ki bunu hissetmemizde zerre sakınca da yoktu. Yönetmen öyle takdir etmişti. Adeta The Godfather serisinden bir filmmişcesine ağır ve detaycı anlatımı benimsemiş bu yönetmenin, filmin seslerini ve geçişlerini düzenlerken yaptığı enfes şeylere de şaşırmamak elde değildi. Kurgusundaki muhteşem beceriye hayran kalmamak elde değildi. Özellikle kelebek benzetmeleri lezizdi.

Martin Booth'un romanından, Rowan Joffe'nin uyarladığı senaryo da harikaydı. Esas karakterin bir araba tamirhanesinden toparladığı materyaller ile yaptığı devasa iş ve daha sonra o işi tam tersine çevirmesi süperdi. Filmin ve romanın bence en kötü yanı, yine yeni yeniden kötü son ile bitmiş olmasıydı.

Güzel filmdi vesselam, araya kaynamasın...












Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yazmak için hiçbir engel teşkil etmez. Kelime doğrulama istemez, denetim beklemez. Öyle güzel bir yer burası.