8 Aralık 2012 Cumartesi

Jin líng shí san chai (2011)



Çin'in en meşhur yönetmenlerinden olan ve Ying xiong, nam-ı diğer Hero filminin de yönetmeni olan Yimou Zhang'in Christian Bale'i başrole koyarak çektiği güzel film. (Sözlük tanımı yaptım.)

Şimdi film hakkında birçok şey söylenebilir. Mesela "Amerikan yine adaleti sağlayan/kurtarıcı pozisyonundaydı.", "Japonlar, tıpkı yıllardır Nazilere uygulandığı gibi, karalama kampanyasına tabii tutulmuşlardı." ve bunlar gibi eleştiriler getirilebilir. Bunlara da hak vermemek imkansız. Fakat her ne olursa olsun, özellikle artık benim gibi sinemanın bu kısmından tiksinmiş kişilerce çok büyük keyifle de izlenebilecek bir film bir kere...

Mesela ilk olarak söyleyebilirim ki; film beklediğimin tersine, tarihi bir savaşı anlatmıyordu. Bu benim için bir artı oldu zira savaş filmlerinden pek hoşlanmıyorum. O yüzden uzun süredir bekletiyordum. Daha sonra filmi tüm bu olumsuzluklara rağmen, yönetmeni ve Bale için izlemeye karar verdim. Üstüne bir de filmin bir savaş filminden ziyade bir savaşın ortasındaki bir katliamın tam içinde bulunan bir kilisede mahsur kalmış, bir grup öğrenci, bir grup fahişe ve bir adamın onur mücadelesine değinen, ilginç bir film olduğunu görmem keyfime keyif kattı diyebilirim. Tabi, böyle ciddi bir tarihi olayı tarafı ülkelerden birinin vatandaşı olan bir yönetmenin yorumuyla izlemek, birazcık mide bulandırıcı olsa da filmi izledikten sonra internetten ulaşabileceğiniz sayısız kaynak ile kendi yorumunuzu da oluşturabilirsiniz. Yazının da en sonunda, minik bir google seferinin sonucunda ulaştığım birkaç kaynak link'i sizlere sunacağım.

Neyse, şimdi benim birkaç tane söylemek istediğim şey var. Onları aktarayım.

Öncelikle, filmi beğendiğimi bir kere daha yineleyeyim. İyiydi. Belki konunun ciddiyetinden olsa gerek, yönetmen Hero filmindekinin aksine, sanatsal anlatımdan kaçınmış, daha çok sadeliğe yönelmişti ki bu aslında filmi yönetmenin Hero filmindeki performansının yüzü suyu hürmetine izleyenleri rahatsız edecek bir ayrıntıyken, filmin konusuyla olan uyumu ile bu durum toparlanmış ve daha çok keyif veren bir hal almıştı. Bu da ekstra puan kazandırdı. Ayrıca "Nanking Katliamı" ile alakalı daha fazla bilgi sahibi olma güdüsü oluşturduğu için de minnettarlık hissi doğurdu bende.

Yönetmenimiz, filmde bu katliamın en meşhur ve iğrenç olan yanı tecavüze çokca yer verilmişti. İnsanın kanını donduran, "Ulan insanlar bu noktaya nasıl gelebilirler? Sonuçta büyük devletlerin de üzerlerinde olan, sözde büyük özde aşağılık kurumların istedikleri doğrultusunda oluşan bu şartlar(savaşlar...), nasıl olur da insanoğlunu bu kadar rezil boyutlara kadar düşürebilir?" sorusunu sorduran şeyleri anlatıyor. Bunlar ilginizi çekebilir. Bunların yanında da "Bombayı düşman tankına ulaştırmak için uygulanan taktik." ve "Tek bir Çinli askerin, koca bir Japon Tugayını uğrattığı bozgun" sahnelerini izlemenizi de ısrarla ve şiddetle tavsiye edebileceğim için, ömür boyu saygı duyup hatırlayacağım bir film olarak kalacaktır. Sizlere de iyi seyirler. Aşağıdaki linklerden, bu mesele hakkında daha fazla bilgiye ulaşma şansınız olabilir.








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yazmak için hiçbir engel teşkil etmez. Kelime doğrulama istemez, denetim beklemez. Öyle güzel bir yer burası.