Bugün evden çıkma amacım, hem bi' arkadaşla buluşup biraz laflamak hem de Nurgül Yeşilçay ve muhteşem kadrosuyla 7 Kocalı Hürmüz filmini izlemekti. Fakat sinema salonuna gittiğimde filmin vizyondan kalkmış olduğunu öğrenmemle beraber, "Gelmişken bi' filme gireyim..." mantığını yürüttüm ve Kurtlar Vadisi: Gladio'yu seçtim. Öyle ya, BKM Mutfak'ın hazırladığı Çok Güzel Hareketler Bunlar adlı TV programının popülaritesinden yararlanmak için, bayram şekeri kıvamında sunulmuş Neşeli Hayatlar ve Saw dizisinin 6. bölümü(!)ne girmektense, son yıllarda bariz bi' kalite artışı gösteren Kurtlar Vadisi dizisinin Spin-Off'u Gladio filmini görmeyi yeğledim. İyi de yapmışım. Peki niye? Yani belki de sormak istediğiniz soru; "Ya arkadaş, çok müthiş bi' film mi izledin?" olabilir... Buna cevabım kesinlikle ama kesinlikle "Evet!" olamaz zira hem prodüksiyon hem de hikaye anlamında 4x4 bi' film değildi. Ancak Türk Sineması adına müthiş ümit verici bi' yapımdı. Yani yapımcı Raci Şaşmaz'ı kutlamak gerek. Şöyle açıklayayım. Müthiş bi' cesaret örneği gösterilmiş. Abdullah Öcalan gibi bi' adamı, tam adı ve soyadıyla vermemiş de olsalar, hemen hemen hepimizin bildiği ve O'nun için kullandığı "Apo" adı altında filme dahil etmişler ve bunu da tıpkı kendisine benzeyen bi' insana rol vererek yapmışlar ki bu bence gerçekten de müthiş bi' ilerleme. Sonuçta kendisinin, bu ülkedeki bu sinema salonlarına gelebilecek kadar hür ve hatırı sayılır miktarda seveni-sayanı mevcut. Ayrıca bundan daha ciddi bi' iş de, söz konusu kişiyi yok etmek için düzenlenmiş bi' suikasti, "Turgut Özal haber verdi ve Apo kurtuldu..." imajı çizerek de insanlara sunmaları ve yine Turgut Özal kişisini oynayan oyuncunun tıpkı gerçeğine benzemesi de, hoş sonradan söz konusu suikasti Turgut Özal'ın değil de başka birinin istihbaratıyla kurtulduğuyla bağlasalar da, gerçekten Türk Sineması'nın özgürlüğü ve cesareti adına müthişti bence.
Ayrıca her zaman dizide de olduğu gibi Musa Uzunlar'ın performansı gözardı edilecek gibi değildi. Filmin sonu da müthiş bitti. 7 kişilik izleyici kitlesi arasında alkışlayasım geldi ama en arkada oturan tek kişi olduğum için direkt olarak dikkat çekeceğimi ve salak durumuna düşeceğimi düşündüğüm için yapmadım.
Ayfer Dönmez'i de çok sevdim!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yazmak için hiçbir engel teşkil etmez. Kelime doğrulama istemez, denetim beklemez. Öyle güzel bir yer burası.